Prim sistemi hakkında.
Özellikle küçük şirketlerde en büyük sorunlar primden dolayı
oluşur.
Prim ya hesaplama yöntemi ya da ödeme gününün belirsiz
olması üzerine arıza çıkan en büyük sorunlara ve çalışan memnuniyetsizliğine
sebep olur.
Peki nedir bu prim?
TDK primi şu şekilde tanımlar.
İsim- Fransızca- prime
İşveren tarafından iş
yapanı isteklendirip verimini artırmak veya sonuca daha kolay ve çabuk
ulaşmasını sağlamak amacıyla verilen para.
Prim iş yapanı isteklendirmek içindir. Ama önce iş yapanın
işi yapması gerekir. Yani önce maaşı hak edecek kadar çalışmalı sonrasında ek
bir başarı göstermeli ki ödüllendirilmeli.
Patron eleman seçerken bir tutar belirler ve bu satıcının yada
üretimcinin bu tutar karşılığında zaten belirlenen bir işi yapması içindir. Maaş
alan çalışan maaşı hak etmek için belirlenen bir miktar kadar iş yapmalıdır.
Sonrasında ekstra kattığı fayda tutarı ile orantılı bir miktar
ödüllendirilebilir. Bu ikramiye, hediye, ya da hesaplamalar sonucu oluşacak bir
kar payı olabilir.
Şirketin hedeflerinin ortaya konmuş ve tüm çalışanların
öncelikle bu hedefe etkili odaklamış olması gereklidir. Sonrasında açıklanacak
prim sisteminde hem ödül hem ceza belirtilmelidir. Hedeflerin tutması için
alınan maaş öncelikle hak edilmeli ve eğer tutarsa ödül verilmelidir. Çalışan hiçbir
zaman kendisine hedef tutmadığında maaş kesintisi yapılabileceğini düşünmez. Kanunen
maaş kesintisi çalışanın hedef tutturamamasından olmaz. Bu işten çıkarılma
sebebi olabilir ama öncelikle çalışanın maaşı hak ettiği kadar işini yapması
beklenir.
Prim sistemi bitmeyen bir kriz olur. Çalışan prim isterken
hep en iyiyi başardığını söyler ama bu sadece bir çalışanın hedefi tutturmuş olmasıyla
ya da hedefi aşmasıyla olmaz.
Yıllar önce okuduğum bir yazının özeti şuydu;
Çok uluslu bir şirkette çalışan bir bölge müdürü, hedefinin
iki katını sürekli satar. Yalnız hırsı öyle büyüktür ki yaptığı işin peşinde
koşar. Müşterileri her durumda mutludur. Her sipariş aldığında eskisinden
yüksek olur. Ancak şöyle bir durum oluşur. Aldığı sipariş firmanın hedeflediği
sipariş miktarından fazladır. Bu sebeple firma, satış temsilcisinin siparişini
tamamlamak için başka bölgelerin sipariş almasını engeller. E çok uluslu bir
şirket olduğundan hedefler ve ithalat miktarı çok önceden belirlenmiştir.
Dolayısıyla ithalat ya da üretimde sıkıntılar oluşur. Satış temsilcisi daha
fazla prim beklerken işten çıkartılır.
Sebep: Firmanın hedeflerindeki şaşmadır.
Yani çalışan prim isterken firma hedefinin ne kadar
şaştığını da bilmelidir. Çalışan maaşı buna göre hesaplanır ve firmanın
hedefleri önceden belirlenirse prim çok da iyi bir şey olmaktan çıkar.
Peki çalışan acaba şunu sorar mı?
Peki prim isteyecek kadar işimi yaptım mı?
Peki primi hak edecek kadar arkadaşlarım işini yaptı mı?
Bu iki soru da aslında paraleldir. Yani hem çalışan hem de
ekip arkadaşları önce hedef doğrultusunda işini yapmalı sonra prim
beklemelidir.
Özellikle küçük şirketler daha fazla satış yapsın diye
çalışanlara yüksek pirim düşük maaş teklif ederler. Bu bence çok da gerçekçi
sonuçlar doğurmaz. Özellikle küçük şirketler hedeflerini kapasitelerine göre
belirlemeli ve planı doğrultusunda çalışan almalıdır.
Eğer bu konuda daha detaylı konuşmak isterseniz ben varım.
Sevgiler
Gürkan
gurkan@gurkanakman.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder