23 Eylül 2017 Cumartesi

Prim sistemi hakkında.

Prim sistemi hakkında.

Özellikle küçük şirketlerde en büyük sorunlar primden dolayı oluşur.

Prim ya hesaplama yöntemi ya da ödeme gününün belirsiz olması üzerine arıza çıkan en büyük sorunlara ve çalışan memnuniyetsizliğine sebep olur.

Peki nedir bu prim?

TDK primi şu şekilde tanımlar.
İsim- Fransızca- prime
İşveren tarafından iş yapanı isteklendirip verimini artırmak veya sonuca daha kolay ve çabuk ulaşmasını sağlamak amacıyla verilen para.

Prim iş yapanı isteklendirmek içindir. Ama önce iş yapanın işi yapması gerekir. Yani önce maaşı hak edecek kadar çalışmalı sonrasında ek bir başarı göstermeli ki ödüllendirilmeli.

Patron eleman seçerken bir tutar belirler ve bu satıcının yada üretimcinin bu tutar karşılığında zaten belirlenen bir işi yapması içindir. Maaş alan çalışan maaşı hak etmek için belirlenen bir miktar kadar iş yapmalıdır. Sonrasında ekstra kattığı fayda tutarı ile orantılı bir miktar ödüllendirilebilir. Bu ikramiye, hediye, ya da hesaplamalar sonucu oluşacak bir kar payı olabilir.

Şirketin hedeflerinin ortaya konmuş ve tüm çalışanların öncelikle bu hedefe etkili odaklamış olması gereklidir. Sonrasında açıklanacak prim sisteminde hem ödül hem ceza belirtilmelidir. Hedeflerin tutması için alınan maaş öncelikle hak edilmeli ve eğer tutarsa ödül verilmelidir. Çalışan hiçbir zaman kendisine hedef tutmadığında maaş kesintisi yapılabileceğini düşünmez. Kanunen maaş kesintisi çalışanın hedef tutturamamasından olmaz. Bu işten çıkarılma sebebi olabilir ama öncelikle çalışanın maaşı hak ettiği kadar işini yapması beklenir.

Prim sistemi bitmeyen bir kriz olur. Çalışan prim isterken hep en iyiyi başardığını söyler ama bu sadece bir çalışanın hedefi tutturmuş olmasıyla ya da hedefi aşmasıyla olmaz.

Yıllar önce okuduğum bir yazının özeti şuydu;

Çok uluslu bir şirkette çalışan bir bölge müdürü, hedefinin iki katını sürekli satar. Yalnız hırsı öyle büyüktür ki yaptığı işin peşinde koşar. Müşterileri her durumda mutludur. Her sipariş aldığında eskisinden yüksek olur. Ancak şöyle bir durum oluşur. Aldığı sipariş firmanın hedeflediği sipariş miktarından fazladır. Bu sebeple firma, satış temsilcisinin siparişini tamamlamak için başka bölgelerin sipariş almasını engeller. E çok uluslu bir şirket olduğundan hedefler ve ithalat miktarı çok önceden belirlenmiştir. Dolayısıyla ithalat ya da üretimde sıkıntılar oluşur. Satış temsilcisi daha fazla prim beklerken işten çıkartılır.
Sebep: Firmanın hedeflerindeki şaşmadır.

Yani çalışan prim isterken firma hedefinin ne kadar şaştığını da bilmelidir. Çalışan maaşı buna göre hesaplanır ve firmanın hedefleri önceden belirlenirse prim çok da iyi bir şey olmaktan çıkar.

Peki çalışan acaba şunu sorar mı?

Peki prim isteyecek kadar işimi yaptım mı?
Peki primi hak edecek kadar arkadaşlarım işini yaptı mı?

Bu iki soru da aslında paraleldir. Yani hem çalışan hem de ekip arkadaşları önce hedef doğrultusunda işini yapmalı sonra prim beklemelidir.

Özellikle küçük şirketler daha fazla satış yapsın diye çalışanlara yüksek pirim düşük maaş teklif ederler. Bu bence çok da gerçekçi sonuçlar doğurmaz. Özellikle küçük şirketler hedeflerini kapasitelerine göre belirlemeli ve planı doğrultusunda çalışan almalıdır.

Eğer bu konuda daha detaylı konuşmak isterseniz ben varım.
Sevgiler
Gürkan
gurkan@gurkanakman.com






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

genç girişimcilerin sorunları

Girişimcilerin başlıca sorunları; Gencecik ve pırıldayan gözler, müthiş yaşam enerjisi ile birleşince harikalar yaratıyor. Bunlara bi...