Akşamdan sabaha karar değiştiren patron.
Küçük şirketlerde kararları patron verir. Çok çalışanlı ve
kalabalık şirketlerde mesajlar hiyerarşik olarak iletilir ama patron
şirketlerinde kararlar patron ya da en yakınında ki kişi tarafından duyurulur.
Bu çalışanın bazen işine gelir gibi görünse de genellikle durum çok sıkıcı
gelir bir süre sonra.
Büyük şirketlerde üst yönetim, fizibilitesini yaptığı işin
planını yapar, karar ölçümleme sistemi modeli ile birlikte duyurulur ve ardından
sonuçları beklenir. Ancak patron şirketlerin böyle olmaz.
Gece aklına takılan bir sorunun çözümü ya da gittiği yemekte
duyup öğrendiği bir şirkette aklına gelen iş önce gece yarısında gelen
telefonla müdürüne uzunca anlatılır ve sabah patron geldiğinde daha gece
konuştuğu müdürüyle konuşmadan hemen çalışanlara bir şekilde duyurulur. Patron
aklına gelen bu düşünceyi önce çaycıya veya sekreterine anlatır. İlk gördüğü bu
iki kişi hemen şirkete yetiştirir. Gecenin bir yarısında iki saat telefonda
anlatmış olduğu fikir hiçbir hazırlık yapılmadan duyulmuş olur.
Bu durum hem yöneticiyi kasar hem de işin yarım yamalak bir
haber şeklinde çalışanlar duyar ve hatta aşırı işgüzarlar hemen emir telakki
ederek işe başlar.
Gece aklına gelen bu iş daha fizibilitesi, planı
yapılmamışken hemen hayat bulmuştur. Ardından birkaç gün geçer, patron müdürü
çağırır ve bu işin doğru yürümediğinden yakınır. Çalışanlar suçlanır, yönetici
suçlanır.
Patron kara kara düşünmeye başlamışken aklına gece ve aniden
gelen başka bir fikir öncekini ya ekarte eder ya da yeni fikir ön plana çıkar.
Bu durum böyle sürer gider. Çalışanlar patronun maymun
iştahlı veya çok sabırsız olduğunu düşünmeye başlarlar.
Şirketlerde hızlı ve alelacele alınmış kararlar genellikle
şirkete zarar verir.
Genelde patron şöyle düşünür;
Küçük bir otomobil az manevrayla hızlıca şerit değiştirir,
bir yolcu otobüsüyse daha ağır ama bir tır kullanıyorsanız bu durum daha
zordur.
Bu aşamada patrona şu soruyu sormak gerek.
Sen hep küçük otomobil mi kullanmak istiyorsun?
Unutma ki otobüsü kullanan o koltukta can taşıdığını
bildiğinden yavaş hareket eder. Otobüsün ya da tırın gücü elbette ki
otomobilden çok daha fazladır.
Uzun uzun konuşabilmek için bana yazabilirsiniz
Gürkan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder